BİRLİKTE ÖĞRENİYORUZ

Eğitimler sırasında vazgeçilmez oyunumuz meyve sepeti. Bu oyunu oynatırken ben bir öykü oluşturuyorum. Yusuf Ziyi Hocam bu öyküyü paylaşmamı istemişti. Tüm arkadaşların kendi öykülerini oluşturmaları açısından bir örnek olması için bu öyküyü paylaşıyorum. Darısı PİZZACI'nın başına...

Biz dört kardeşiz. Her birimiz ayrı yerde. Geçenlerde hepimiz bir araya geldik. Birlikte anneme gidelim dedik. Eeee, eli boş gidilmez herhalde. Hep birlikte bir manava gittik. Abim, mevsim kış, ELMA götürelim dedi. (Elmalar değiştikten sonra) ben, iyi olur. Tam mevsimi, ELMAlar da çok güzel dedim. Kız kardeşim, MUZ olmazsa olmaz dedi. Ablam iyi olur. İsterseniz bir MEYVE SEPETİ yaptıralım deyince, olur dedik. Abim, bu MEYVE SEPETİ'nde neler olsun dedi. Ben PORTAKAL iyi olur. C vitamini. dedim. Kızkardeşim, ÇİLEK de koyalım dedi. Ablam, bu mevsimde ÇİLEK'i nerden bulacağız, (Çilekler değiştikten sonra)  onun yerine ERİK koyalım , sindirimi kolaylaştırır. dedi. MEYVE SEPETİ'miz oluşmaya başladı. Kızkardeşim. Manava sen MEYVE SEPETİ'ne 2 kilo MUZ, 2 kilo ELMA, iki kilo PORTAKAL, iki kilo ERİK koy dedik. Varsa iki kilo da ÇİLEK koy. hepsini tarttı. taktık kolumuza vardık annemin yanına. Bizi görünce çok sevindi. MEYVE SEPETİ'ni görünce A çocuklar ne zahmet ettiniz. izin gelmeniz yeter dedi. Önce ELMA'ları dolaba yerleştirdi. Sonra MUZ'ları üst rafa koydu. ERİK'leri sepette bıraktı. Kutusunun içindeki ÇİLEK'leri de önümüze koydu. Beraber yiyelim diye. PORTAKAL'lar dışanrıda kalsın bir şey olmaz dedi. MEYVE SEPETİ'ni de mutfağa götürdü. Bizim MEYVE SEPETİ annemi sevindirmişti. Biliyorduk ki, komşulara bizim çocuklar gelirken bir de MEYVE SEPETİ getirmişler, içinde neler yokki  diyerek anlatacaktı. Mutlu ve huzurlu ayrıldık oradan.....

Görüntülenme Sayısı: hesaplanıyor...